Ezniva Reşîd, Erivan Radyosu'nda sunuculuk yapan ilk Kürt kadındı… O yıllarda Erivan Radyosu'nu dinleyenler onun sesini iyi tanır; "Yêrêvan xeber dide… Guhdarên ezîz, niha deng û behsên teze bibihên… ”
Herhalde Kürtler arasında Erîvan Radyosu’nu (Kürtçe adıyla Radyoya Rewanê) duymayan yoktur. Çoğumuz anne babalarından ya da nine-dedelerinden, Erivan Radyosu'nda Kürtçe bölüm yayına başladığında nasıl heyecanla radyonun başına toplandıklarını, yasak olan dilin o sihirli ezgilerini nasıl büyük bir zevkle dinlediklerini duymuştur.
Haftada 2-3 gün, günde 15 dakikayla yayına başlayan Kürtçe bölüm, 1955 yılı sonlarına doğru haftanın her günü, yarım saat yayın yapar. Yayınların ilgi görmesi üzerine bu süre günlük iki saate çıkar. Radyoda Sovyet Kürt sanatçılarının eserleri yankılanırken, klasik Kürt eserleri de birçok dengbêjin sesinden Erivan Radyosu aracılığıyla Kürt dinleyicilere ulaşır. Radyo sadece müzik değil, aynı zamanda röportaj, radyo tiyatrosu, çocuk programları gibi farklı programlarla da dinleyicilerine ulaşıyordu. Bugün Erivan Radyosu, arşivlediği binden fazla kilamla Kürt müziğine muazzam bir katkı yapmıştır.
1955 yılının Ocak ayında yayın hayatına başlayan Erivan Radyosu'nda yayına başladığı ilk zamandan itibaren büyük emek veren ve katkı sunanlardan biri de Eznîva Reşîd'dir. Ezniva Reşîd, Erivan Radyosu'nda sunuculuk yapan ilk Kürt kadındı ve 27 yıl buradaki görevini sürdürdü. Cesîmê Celîl, Sûsikê Simo, eşi Xelîlê Çaçan gibi birçok isim ile birlikte büyük emekler verdi ve dinleyiciler üzerinde çok büyük bir etki bıraktı.
Erivan Radyosu'nda Kürtçe yayını dinleyen Kürt bir aile.
Eznîva Reşîd, 1926 yılında Ermenistan’ın Çamûşvan köyünde dünyaya geldi. İlköğrenimini Elegez’de tamamladı. 1955 yılında radyo açıldığında buradaki işine başladı ve 1982 yılına kadar buradaki görevine devam etti. O yıllarda Erivan Radyosu'nu dinleyenler onun sesini iyi tanır. "Yêrêvan xeber dide… Guhdarên ezîz, niha deng û behsên teze bibihên… ” (Erivan konuşuyor… Değerli dinleyenler, şimdi siz yeni sesler ve konular dinleyeceksiniz…) sözleri ile konuşmasına başlayan, radyonun dinleyicilerinin kendine yakın bulduğu Eznîva’nın kendine has samimi ifadeleri hafızalara kazınır.
Eznîva, yine radyoda uzun yıllar çalışan Xelîlê Çaçan (Muradov) ile evliydi. Çocukları Sêdar, Gulnare, Volod ve Temûrê Xelîl de Kürt kültürüne önemli katkılar ve çalışmalar sundular. Sêdar, Gulnare ve Volod birçok radyo oyununda rol aldı, Temûrê Xelîl ise tanınmış bir Kürt gazeteci-çevirmen olarak Kürt edebiyat ve basın dünyasına büyük katkıları oldu.
Eznîva, sadece sunuculuk yapmadı, "Kilamek ji bo Beko" filminde de rol aldı. Aynı zamanda radyoda seslendirdiği birkaç kilam da var. 1962 yılında 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle Riya Teze gazetesi için bir yazı kaleme aldı. Yazısında kadınların 8 Mart'ını kutlarken radyoda çalışan diğer kadınların isimlerini saymadan geçemedi; Sûsîka Simo, Belga Qado, K’ubara Xudo, Zadîna Şekir, Asa Avdel, Naza Kokil, Seyrana Musa ve diğer kadınlar. Yazı aynı zamanda o dönem için ilginç detaylar içeriyor. Dönemin politik ruhunu da açıkça gösteriyor. Lenin'in kurduğu Sovyet sisteminden övgüyle bahsederken, bu sistemde kadınların erkeklerle eşit olduğunu, bu sayede Kürt kadınların geleneksel baskılardan kurtulduğu ve özgür yaşadığını söyler. Kürt kadınlarının her alanda çalıştığını, ürettiğini söylerken, müzisyen bir kadın grubundan bahseder ve onların "Kolxozên me kanîne, li deşt û zozanan danîne" (Kolhozlarımız pınardır, ovalarda ve yaylalarda yerleşmiş) şarkılarını bütün Kürtlerin bildiğini söyler.
Eznîva’yı ve diğer Erîvan sanatçılarını dinleyenler, onların çok sade ve akıcı bir Kürtçe konuştuklarını söyler. Birkaç Rusça kelime dışında yabancı kelimelerin kullanılmadığı bozulmamış, yozlaşmamış bir dil kullandıklarını söylerler. Dr. Yekta Uzunoğlu, Prag’da öğrenciyken Ezniva Reşid ve Erivan Radyosu’nun Kürtçe bölümünün diğer çalışanlarının Çekoslovakya Devlet Radyosu tarafından davet edildiği bir Newroz etkinliği organizasyonundan bahseder. O dönem Erivan Radyosu Kürtçe bölüm müdürü Xelîlê Çaçan ile Eznîva Reşid’in grupta en etkileyici kimseler olduğunu söyler. Eznîva’nın çok kibar ve cana yakın bir kadın olduğunu söyler. Uzunoğlu, Newroz etkinliğine Sovyet ülkeleri ve Kürdistan’ın dört parçasından olan birçok Kürdün tek bir ailenin fertleri gibi birlik duygusu içinde olduklarını söyler ve ardından Erivan’dan gelen konukların yaptığı konuşmayı şöyle aktarır: Xelîlê Çaçan ve Eznîva Reşîd konuşmaya başladığında, ne onlar ne de onları dinleyenler gözyaşlarını tutabilmişlerdi. Necmeddin Büyükkaya, Omer Çetin ve katı bir komünist olan Qadir Dîlan’a kadar hemen herkes, bizi biz yapan o toprakların duygularıyla dolup taşmışlardı.”
Eznîva Reşid de yaşamının son anlarına kadar halkı için çalışmış, emek vermiş kadınlardan biriydi. Anayurtları olan Kürdistan’dan uzakta yaşamalarına rağmen, kültürlerini korumayı ve geliştirmeyi başarmışlardı. Bütün çocuklarının kendi kültürleriyle yaşamasını aynı zamanda da kültürüne büyük katkılar yapan birer birey olmalarını sağlamıştı. Onların ailesi hakkında anılarını anlatanlar, evlerinde Kürtçe’den başka bir dil konuşulmazdı diyor. O Kürtler için “Ezîzê ber dilan” (Yüreklerin azizi*) idi ve 16 Mart 2000 yılında hayata veda etse de Erîvan Radyosu’nun arşivleri sayesinde sesiyle, hitabıyla hatırlanmaya devam edecektir.