İnce belli kadın, zayıf kadın, hokka burunlu kadın, sivilcesiz bir yüzü olan kadın... AKP'nin 'makul kadın' tanımlamasının yanı sıra kapitalizminde 'makul güzellikte kadın' baskısıyla karşı karşıya kadınlar. Bu en çok da fenomenler aracılığıyla ya da televizyonla karşımıza çıkıyor. Peki böyle mi olmalıyız?
2022 yapımı Fresh filmi, sadece kadınların etini yiyen erkek bir yamyamın hikayesini anlatıyor. Flört ettiği her kadını evine hapsetmeye çalışan bu erkeğe karşı güçlerini birleştiren kadınlar ise özsavunmalarıyla kurtulabiliyorlar
İstenmeyen bir hamilelik yaşayan Anne’in ölüm ve hapse atılma riski arasında verdiği mücadeleyi anlatıyor ‘Kürtaj’ filmi. Film, kürtaj olmak isteyen kadınların birer suç örgütü üyesi gibi göründüğünün altını çiziyor
Sıkışmışlık, gürültü ve kaos... İçine sıkıştığı bu karmaşıklıktan kurtulan Manana'nın hikâyesi bu film. Belki de Manana gibi kadınların da dolaptaki pastayı tek başına yeme ve kendisine ait bir oda kurma vakti gelmiştir
Bir avuç penceresi olan rutubetli evlere, yaşayabilmek için köle gibi çalışmaya, bizi mutlu eden zevklerin sorgulanışına karşı bir hikâye Microhabitat. Miso, her şeye rağmen sessiz bir direnişle egemenlerin yarattığı yıkıma başkaldırıyor
Sümeyra Kürt değildi. Ve bunun hiçbir önemi yoktu. O Ruhi Su ile tanıştıktan sonra başka dertler de edinmişti kendine... Barış için, demokrasi için, kadınlar için de bir şeyler yapmak istiyordu
Atiq Rahimi'nin filmi The Patience Stone, Afganistan'da savaşın ortasında adı olmayan güçlü bir kadını anlatıyor. Öğretilenin dışında başka bir hayatı görmesine izin verilmeyen kadınların, kimliğini aramaktan vazgeçmediğini
Cassie, tıpkı karanlık çağlarda, ‘cadı’ diyerek yakılan kadınlar gibi katlediliyor. Uçan dumanlar ise bize bu mücadelenin en kötü şartlarda bile bitmeyeceğini söylüyor. Cassie ve Nina, erilliğin egemen olduğu bu dünyada bizim bir gölgemiz oluyor
Bu yıl 24'üncüsü düzenlenen Türkiye'nin ilk kadın filmleri festivali Uçan Süpürge'nin direktörü Azize Tan ile bu yılki temalarını, sinemada kadın olmayı ve Uçan Süpürge'yi konuştuk: Kadınlar olarak omuz omuza yürüyerek araftan çıkabiliriz
Yaşar Nezihe Bükülmez’in mücadele dolu hayatı 5 Kasım 1971’de son buldu. Hayatı boyunca yaşadığı yoksulluğun, çaresizliğin, aşkın her halini şiirlerine yansıtarak; fikirleriyle işçi sınıfının ve hak mücadelesinin destekleyicisi oldu
Newal El Saadawi... Yazıları yasaklandı, hapis cezası aldı. Sürgüne gitti. Ancak hep mücadele etti... "Daha agresif olmayım. Çünkü dünya daha agresif hale geliyor. Adaletsizliklere karşı yüksek sesle konuşan insanlara ihtiyacımız var..."
Ursula bir kadın olarak yok sayılırken, yükseklere kanat çırpmaktan vazgeçmedi. Sadece kadınların yaşadığı bir ada, mülksüz toplumlar yarattı; erkeklere yüksek sesle bir isyan bayrağı çekti ve bu küçümseyici düzene baş eğmedi