Kadın basıncılığı ezilen kadınların ve halkların tarihsel perspektifinden gücünü alarak tüm dünyaya hakikati yaşamları pahasına duyurdu. Ardılları kaldıkları yerde kalemlerini kadın özgürlüğüne olan inancıyla ve Gurbetelli Ersöz’ün cesur kalemiyle daha da büyümenin ve toplumsallaşmanın sözüyle yazmaya devam ediyorlar
100 yıllık Kürt basını içerisinde kadın basınını derinlemesine incelemek toplumsal cinsiyet eşitliği, kimlik politikaları, siyasal, sosyal, kültür ve öz savunma alanlarında nasıl bir değişim ve dönüşüme öncülük ettiğini görmek açısından oldukça çarpıcı, aynı zamanda öğretici deneyim ve verilerle doludur. Bu deneyimler sonucunda Kürt kadın basını sadece yerel değil, uluslararası alanda da kadın basıncılığına ivme kazandırarak etkili olurken birçok alanda örnek teşkil edecek yeni bir basın tarzı, dili ve geleneği yaratmıştır.
Kürt kadınlar; basın aracılığıyla özgürlük sorunlarını kamuoyuna taşımış, ulusal sınıfsal ve kadın kimliğinin görünür olmasını sağlayarak toplumsal değişimin öncüsü olmuşlardır. Basın alanı aynı zamanda Kürt kadınlarının teorik tartışmalar yürüttüğü, çözümler geliştirdiği mücadele zemini olmuştur. Devletin baskısının görece azaldığı “özgürlük” ortamlarından yararlanarak kendini ideolojik ve örgütsel olarak güçlendirmiş, baskı dönemlerinde ise direnişin, toplumsal hakikatin ve öz savunmanın temel aracı olarak misyonunu yerine getirmiştir.
Kürt basınında Gurbetelli gazeteciliği
100 yıllık Kürt basın tarihinin içerisinden ilk gününden itibaren kadınlar yer almasına rağmen yeterince görünür olamadılar. İdeolojik, felsefik, yaşamsal ve pratik alanda kadınların görünür olmaları, etki yaratmaları Özgür Basın’la birlikte gerçekleşti. Savaşın yakıcılığı karşısında 1990’lı yılların karanlığını aydınlığa dönüştürmek için kalemine sarılan Gurbetelli Ersöz, Türkiye’nin ilk kadın genel yayın yönetmenliğini üstlendi. Gurbetelli, cesur kalemiyle şartlar ne olursa olsun her daim kadının ve toplumun öldürülmek istenen hakikatini yazdı. Kaybedilmek istenen hakikatin arayıcısı oldu. “Erkekle savaşmak kadar kadını kendimden başlatarak güzelleştireceğim” diyen Gurbetelli, Kürt bir kadın olarak Türkiye’de bir ilk olmayı şu sözlerle açıkladı: “Tabii ki, bir Kürt kadının genel yayın yönetmeni olması çok önemli, son yıllarda Kürt kadını erkekten çok daha fazla mesafe katetti. Benim bugün geldiğim yer kendi özel gayretimin yanı sıra bununla da bağlantılı.” Gurbetelli, 8 Ekim 1997 tarihinde yaşamını yitirirken Kürdistan, Türkiye ve dünya basın tarihine büyük bir miras ve gelenek bıraktı.
Diasporada Jin dergi ile başlayan ve Gurbetelli ile devam eden Kürt kadın basın serüveni günümüzde ajans, televizyon, dergi, radyo ve sanal medya gibi geniş bir yelpazede kadın odaklı yayın yaparak Kürt toplum dinamiklerini ve toplumsal dönüşüm süreçlerini daha iyi kavramamıza vesile oldu. Kadın basıncılığı bu bağlamda kadınların hem aile içindeki hem de toplumsal alandaki rollerini sorgulayarak patriyarkal yapılarla mücadelelerini ön plana çıkardı. Kadınların kimliklerini bulmaları ve toplumsal değişim süreçlerine öncülük etmeleri açısından zihinsel, felsefik ve yaşamsal dönüşümlerine hizmet etti.
Bireysel ve kolektif kimlik oluşumu
Kadın basıncılığı, toplumsal bilinç ve hafıza oluşturma açısından önemli bir alan olma özelliğini Özgür Basın geleneği ile daha fazla görünür kılmıştır. Kadınların hikâyelerini, mücadelelerini ve başarılarını öne çıkaran yayınlar yapılarak teorik ve kuramsal yazılarla kadınların görünür olması sağlanmıştır. Kadınların kendi hikâyelerini anlatmaları, toplumsal cinsiyet kodlarına karşı durmalarını sağlayarak kadınları cesaretlendirmiştir. Geleneksel ve eril medyanın erkek egemen yapısını sorgulatır, yargılatır ve tartışılır hale getirmiştir. Kadınlardaki bu dönüşüm, hem bireysel hem de kolektif kimliklerin güçlenmesine katkı sağlayarak kadın basınının varlığını tartışmasız hale getirmiştir.
Kadın odaklı habercilikle toplumsal meseleleri kadın perspektifinden ele alarak kadını, çocuğu, ekolojiyi, siyaseti, öz savumayı, sanatı, bilimi, doğayı, ekonomiyi, sporu, kültürü yani yaşamın olduğu her şeyi kadın bakış açısı ile değerlendirerek yorumlamıştır. Tüm bu alanlarda kadının iradeleşmesi, özgüven kazanarak güçlenmesi ve seslerinin duyulmasını kendine amaç edinmiştir. Bu da Kürt kadınlarının sadece izleyici ya da okuyucu olarak değil; haberin öznesi olmalarını sağlamış, sağlatmıştır.
Kadın hareketleri ile simbiyotik ilişki
Kürt kadınları basın aracılığıyla geleneksel toplumsal normları sorguladıkları ve sorgulattıkları diğer bir alan ise öz savunma alanları olmuştur. Rojava Devrimi’nde YPJ’nin sadece askeri bir güç değil, aynı zamanda toplumsal dönüşümün ve kadın özgürleşmesinin sembolü olduğunu yaptığı yayınlarla tüm dünyaya göstermiştir. Kadınların savaş sırasında dayanışma ve ortak yaşam deneyimleri geliştirerek hem kendilerini hem de toplumu nasıl dönüştürdüklerini açığa çıkarmıştır. Rojava Devrimi’nin enternasyonelleşmesinde kadın yayıncılığının büyük bir etkisi olmuştur.
Son 40 yıl içerisinde Kürt Kadın Hareketi, dört parça Kürdistan ve diasporada felsefik, düşünsel ve örgütsel olarak eril sisteme karşı mücadele dinamiklerini geliştirdi. “Jin, Jiyan, Azadî” felsefesi ile Kürt kadınlar, farklı ülkelerdeki kadın hareketleriyle etkileşimde bulunarak deneyimlerini paylaştı ve mücadele yöntemlerini geliştirdi. Kadın hareketleriyle dayanışmayı büyüterek uluslararası düzeyde farkındalık yarattı. Kürt Kadın Hareketi ile kadın basını arasında simbiyotik bir ilişki olurken eril sistemin saldırılarına karşı kadın hareketlerinin, dezavantajlı grupların, ötekileştirilenlerin, ezilenlerin, Alevilerin, sistem karşıtı güçlerin sesi olma kararlılığını tüm baskılara karşı sürdürdü.
İlk basın kadın örgütü: RAJIN
Kadın basıncılığı, erkek egemen sistemin tüm baskı, sindirme, tutuklama, katletme politikalarına ve yayın organlarına yönelik baskılarına rağmen kadınlar her baskıya daha güçlü cevaplar vererek kadın yayıncılığında sıçramalar yarattı. Görsel, yazınsal, işitsel, dijital medyanın yanı sıra en önemli adımlarından biri Özgür Basın’da çalışma yürüten tüm kadınların örgütlülüğünü sağlamak oldu. Kadınlar daha güçlü örgütlülük yaratma ve kadın rengini basının her alanında yansıtma konusunda Yekitiya Ragihandina Jinên Kurdistan’ı (RAJIN) 2013 yılında kurdu.
RAJIN ile kadınların basın alanında güçlü örgütlülüğe adım atmasının ardından Kürdistan’ın her parçasında kadınlar ayrı ayrı örgütlü yapılanmalarını gerçekleştirdi. 2017 yılında Amed’de bir araya gelen kadınların oluşturduğu Mezopotamya Kadın Gazeteciler Platformu (MKGP) yeni bir adım ile çalışmalara kazandırılan ivme, ortaklaşmanın, kadın aklı ve renginin basına yansımasının önemli temelini oluşturdu. Platform olarak kurulan MKGP, 7 Kasım 2023 tarihinde Mezopotamya Kadın Gazeteciler Derneği (MKG) olarak basın alanındaki kadın örgütlülüğü başka bir evreye taşımış oldu.
“Basın gerçeği yazsaydı, bu kadar insan ölmezdi” diyen Gurbetelli Ersöz’ün arkasında bıraktığı onurlu mirası devralan kadın gazeteciler Nagihan Akarsel, Gülistan Tara, Hêro Bahadîn, Deniz Fırat, Nûjiyan Erhan, Dilîşan İbiş, Nursel İnce… Yaşamları pahasına her daim sadece hakikati ve gerçekleri yazmayı kendilerine ilke edinerek görevleri başında iken katledildiler. Kadın basın şehitleri; eril iktidarın cinsiyetçi, dinci, milliyetçi zihniyetlerini deşifre ederek savaş politikalarını görünür kıldı. Kadın basıncılığı ezilen kadınların ve halkların tarihsel perspektifinden gücünü alarak tüm dünyaya hakikati yaşamları pahasına duyurdu. Ardılları kaldıkları yerde kalemlerini kadın özgürlüğüne olan inancıyla ve Gurbetelli Ersöz’ün cesur kalemiyle daha da büyümenin ve toplumsallaşmanın sözüyle yazmaya devam ediyorlar.
Yıllara Göre Çıkan Dergiler
Yazımı sonlandırırken, Kürt kadınları dört parça Kurdistan ve diasporada 1950-2016 yılları arasında 103’ten fazla dergi ve gazete çıkardı. Tüm baskı, katletme, tutuklama ve sürgünlere rağmen bu sayı, Kürt kadınlarının medya alanında oluşturduğu iradenin büyüklüğünü ve özgürlüğe olan tutkusunu ortaya koymaktadır.
1950’li Yıllar: 3 yayın
1970’li Yıllar: 1 yayın
1980’li Yıllar: 6 yayın
1990-1999 Yılları Arası: 47 yayın
2000-2009 Yılları Arası: 38 yayın
2010-2016 Yılları Arası: 23 yayın
4 parça Kürdistan’daki yayınlar
Afretî Azad, Afret, Huner, Dengî Jinanî Kurdistan, Karwanî Afret, Afretî Kurd, Xanzad, Dengî Afret, Kadınların Kurtuluşu, Jina Kurd, Tewar, Yekbûn, Jiyan, Sêber, Jinî Emro, Dengî Afretan, Mehabad, Peyamî Xuşkan, Jina Serbilind, Jîn, Dengê Jinên Kurdistanê, Jinê Rabe, Yeksanî, Ji bo Rizgariya Jinan, New Day, Jin, Zîna Nû, Arjîn, Tiruske, Tewar-Javîn, Sinûr, Spêde / Spêdey Nwê, Dengî Jinan, Bêdarî Xuşkan, Ronahî, Roza, Dengê/Dengêk, Jujin, Çarşêw, Îlaf, Nîwey le Yadkiraw, Jiyanewe, Ayinde, Jiyanî Azad, Mîşkat, Mafî Afret, Bangeşey Rastî, Yaşamda Özgür Kadın. Nivar, Jin û Jiyar, Xanimî Ku, Jin û Jiyan, Lawêj/Awêze, Dengî Xaniman, Dengê Jiyan, Nwêkar, Rasan, Pêge, Rêwan, Şawuşka, Dengê Jinan, Dengê Jiyan, Roşnayî, Jinan, Tanrıça Zîlan, Jin û Jiyan Nû, Xatûzîn, Îştar, Behare Zen, Berbang, Hêlîn, Rasan, Berew 8’î Mars, Newaya Jin, Dayik, Komarî Roj, Seday Wê, Hêviya Jinê, Gulcar, Kiçan, Warvîn, Zînê, Rodoz, Rewşen, Raperî, Asoya Jinê, Binevş, KJA, YJA Star, YPJ Star, JINHA, Şûjın, Jinnews, Jineolojî, Jin Dergi.