Ez cümle; Kürdistan’da açığa çıkan, sömürgeci İşgalci politikaların, kadın düşmanı zihniyetin, savaş siyasetinin, kayyım rejiminin çöküşünü perçinleme zamanıdır. Kayyım darbesi çökecek
Burjuva literatürde toplumsal sözleşme olarak lanse edilen yasalar, kaba hatlarıyla, genelde toplumlar üzerinde baskı kurma aracı olagelmiştir. Zira yasalar sosyolojik gerçekleri reddeden, toplumsal yaşamın ihtiyaçlarına ve insan haklarına duyarsız, tamamen sınıfsal çıkarlar doğrultusunda burjuva iktidarları koruma senetleri olarak değerlendirilebilir. Ancak zaman içerisinde toplumsal mücadelelerin yarattığı baskıyla, demokrasi, eşitlik, özgürlük, serbestlik gibi soyut kavramlar üzerinden, yasaları revize etmek zorunda kaldıkları dönemler de olmuştur. Türkiye Cumhuriyeti kurulduğu tarihten bugüne dört (21,24,61,82) farklı anayasa kullanmış, bunlardan 82 darbe Anayasası 20’den fazla değişime uğramış, uğramaya devam ediyor. Değişmeyen tek şey, zihniyet oluyor elbette.
Kadınlar toplumsal yaşamın her alanında erkeklerin denetiminde, onların ’bahşettiği’ haklarla yaşayan edilgen varlıklar, ya da savaş sebebi, şeytan, cadı, vb. kötücül, varlıklar olarak tanımlanan bir külliyatın nesneleri yapılageldi, bu değişmeyen zihniyetin sonucunda. Toplumsal cinsiyet eşitsizliği üzerine inşa edilen bu külliyat AKP iktidarı döneminde ayyuka ulaştı, kadınların uzun mücadeleler sonucu kazandıkları hakları dahi, bir gecede bir kişinin kararıyla kaldırıldı. (İstanbul Sözleşmesi) Şimdilerde 9. Yargı Paketi ile kadınlar lehine ne varsa kendi gerici zihinsel formlarına uygun düzenlemeler yapmak için harekete geçmiş durumdalar. Üstelik kendi Anayasa Mahkemelerinin verdiği kararları hiçe sayarak. 21. yüzyıl çeyrek asrı bitmek üzereyken, bahsettiğimiz iradesizleştirme, hiçleştirme ve hegemonya keskinleşmektedir.
Devlet kadınlara soğuk savaş açmış durumda. Sadece kadınlara da değil Kürtlere ve bir bütün olarak toplumsal muhalefeti “etki ajanlığı” yasasıyla etkisizleştirme, derdest etme hazırlığı içindedir. Yerel seçim süreci, sonuçları, devletin/AKP’nin Kürdistan’daki seçim sonuçlarına yaklaşımı, yapmak istediklerinin ilanıdır. Devlet (AKP/MHP) bütün kirli siyasetine rağmen kaybettiği 31 Mart yerel seçimlerinin yenilgisinin kinini her sıkıştığında yaptığı gibi Kürtlerden çıkarmak istiyor. Ülkenin batısı için kabul edilen seçim sonuçları, bir kez daha Kürdistan’ı kapsamadı. Kürtlerin oy hakkı yok sayıldı. Kadınların 20. yüzyıldaki oy hakkı mücadelesi 21. yüzyılda Kürtlere ‘hasıl’ oldu…! AKP iktidara darbe anayasasını değiştirmek, hak, hukuk, millî irade gibi güzellemelerle gelmişti. Gelinen noktada darbe anayasasını dahi askıya alıp, kendi kayyım diktatörlüğüne zemin hazırlıyor. Kürdistan, devletin zulüm uygulamaları ve irade ölçme laboratuvarına çevrildi. Her türlü faşizme rağmen kıramadığı irade karşısında, saldırganlaşıp Kürtlere açık savaş ilan ediyor (içerde ve dışarda). Yerel iradeye saldırmasının temel sebeplerinden biri de elbette eş başkanlık sistemidir, yani kadına yönelik düşmanlığının Kürdistan ayağı…
Halkın defalarca hayır dediği, temsil hakkı olmayan darbe aparatı kayyım Van Büyükşehir Belediyesinde, Van halkının görkemli direnişine çarparak boyunun ölçüsünü aldı. Şimdi sıra Colemêrg (Hakkari) kayyımında, Colemêrgin sahipsiz olmadığını, halkın iradesine saygı göstermek zorunda olduklarını, Kürtlerin eşit, özgür ve temel insan haklarıyla, yaşama onurlarına göz dikmekten vazgeçmeleri gerektiği gösterilmelidir. Kadınlar ve Kürtler; nasıl ki bu barbar zihniyetin temsilcilerinden HÜDA-PAR’ın, kadınlara hayatı dar ettiği onlarca kadını katlettiği, en örgütlü olduğu yerden, Batman’dan: %66’lık rekor bir oyla rakip görmedikleri, Gülistan Sölük ile birlikte, binlerce insanın haykırdığı Jin Jiyan Azadî sloganıyla, kadın iradesini teslim almaya, heves etmenin öyle kolay olmayacağını göstermiş oldular, şimdi bu iradenin daha güçlü ayağa kalkma zamanıdır, özgürlük ruhunun dalga dalga yayılma zamanıdır… Ez cümle; Kürdistan’da açığa çıkan, sömürgeci İşgalci politikaların, kadın düşmanı zihniyetin, savaş siyasetinin, kayyım rejiminin çöküşünü perçinleme zamanıdır. Kayyım darbesi çökecek.
Jin Jiyan Azadî…