Bu konferansla da, hem kürsünün diliyle hem konferansın patriyarka ve sömürgeciliğe karşı politik meydan okuyuşuyla, önümüzdeki dönem feminist hareketin ve kadın hareketinin politik dayanışmayla inşa edeceği mücadelenin ağırlıklı olarak “Kürtçe konuşacağı” görüldü…
Kürt özgürlük hareketinin siyasal etkinliğinin genişlemesi ve Kuzey ve Doğu Suriye’de inşa edilen özerklik ile birlikte çözüm sürecine zorlanan AKP devleti, 2013 Haziranı’ndaki Gezi İsyanı ile birlikte, devlete hâkim olma hayallerinin ezilenlerin direnişine çarpacağını gördü
Tek tek kadınların burjuva patriyarkal sistemde erkekler kadar cinsiyetçi, sermaye yanlısı, ırkçı, milliyetçi olarak erkek devletin hiyerarşisinde yükselmesini marifet sayan feminizm değil, modernizmdir
ABD’de yaşananlar feminist hareket ile dayanışma göstermeyen, kadın işçi sınıfının patriyarka karşısındaki mücadelesini güçlendirmeyen bir sınıf hareketinin bir bütün halinde sınıfın çıkarlarını da savunma refleksini kaybedeceğini gösteriyor
Gezi’nin yargılanmasında çıkan cezaların dava süresince politik dayanışmanın zayıflığıyla bağlantısı olduğu fikrinin yaygınlaşmasına rağmen Kobane davasındaki dayanışmanın sınırlılığı politik dayanışma kavrayışımızdaki bariyerleri gösteriyor
Kadın yoksulluğuna karşı mücadelenin merkezine patriyarkal kapitalizmi/kapitalist patriyarkayı koyarken işçi sınıfı mücadelesi içinde de feminist emek politikalarının görünür kılınmasını, öne çıkmasını zorlamak gerekiyor
Erkek şiddetine direnişte, şiddet de ifşa da itibarsızlaştırma da cezalandırma da feminist mücadeleye her daim içkindir. Ceza biçimi burjuva patriyarkal hukuk normlarıyla sınırlı olmak zorunda değildir zira patriyarka ve kapitalizm iki ayrı sistemdir
Feminist gece yürüyüşleri patriyarkaya, kapitalizme, heteroseksizme ya da iktidara karşı söz söylerken feminist dayanışmanın/kadın dayanışmasının da en güçlü odağı oldu
Kesişimsel feminist politika tüm kimliklerin kadınların ezilmişliğinde eşzamanlı belirleyici olduğunu söylerken Kimberlé Crenshaw, Siyah kadınlar için gerekli olanın kesişimsel siyaset olduğunu ve bunun ittifak siyasetiyle mümkün olabileceğini söyler
CHP’nin sürekli sokağa çıkmayın çağrılarını yok sayarak patriyarakanın en güçlü siyasal temsilcisi AKP’ye direnen kadınların, AKP sonrasında da mücadeleyi lobilerin sınırlarına hapsetmesi mümkün değil
Feminist siyaset, İstanbul Sözleşmesi’ne geri dönüşle bunca kadının katledilmesine bir şekil göz yuman hatta destek veren devletin, kadınları aileden kurtulmak için güçlendirmeyeceğini, bunun her daim erkek olan devletin doğasına aykırı olduğunu biliyor
Yıllar ilerledikçe dizilerde kürtaj, boşanma gibi kararlar kötülüğün simgesi haline getirilirken, iktidarın topluma dayattığı muhafazakâr aile modeli git gide daha fazla gözümüze sokulmaya başlandı