Konferans, kapitalizm ve onun ideolojisi olan liberalizme karşı bir adımdı. Diğer bir ifade ile erkek egemen sisteme, doğa talanına, yaşam alanlarının talan edilmesine, toplumu “özgürlük” yanılsaması ve yalanı ile parçalayan, bireyselliği geliştiren, gençleri özünden ve yurtseverlik görevlerinden uzaklaştıran sisteme karşı gerçekleştirilen bir konferans oldu. Kadın kimliğini, inançları, dilleri ve ulusları görmezden gelen algı ve zihniyete karşı mücadelenin önemine dikkat çekildi. Yine ulus-devletin bölgedeki halkları, inançları karşı karşıya getiren, varlıklarını inkar eden; ortak, birlikte ve demokratik yaşamın önünde engel olan sistemine karşı demokratik ulus projesinin önemi dile getirildi. Çünkü halkların kendi kaderini tayin etme ve bölgenin tüm bileşenlerini korumayı esas alıyor bu proje
Orta Doğulu gençler 8-9 Haziran 2024 tarihlerinde Lübnan’ın başkenti Beyrut’ta tarihi bir konferans gerçekleştirdi. Yaşanan kriz ve karmaşanın gençler arasında yarattığı parçalanmışlık, kopukluğa karşı örgütlülük ve ortak mücadele oluşturmak amaçlandı bu konferansla. Bunun da her örgütün temsilinden oluşan Orta Doğu ve Kuzey Afrika Gençlik Koordinasyonu’nun oluşturulması ile mümkün olacağını gösterdi konferans.
Önemli bir gençlik temsili ve iradesi konferansa katıldı ve oldukça önemli konularda ortaklaşma yaşandı. Kapitalist modernite sistemi ve tüm yansımalarına karşı bir zihniyet devriminin yaşanması ve bir alternatif oluşturulması ile başlanmasına dikkat çekildi. Yine genç kadınların yaşadığı sorunların çözümü için bölgede eğitim başlatılması gerektiği tartışıldı.
Gençler Orta Doğu’da yaşanan soranlara ilişkin birçok tartışma yürüttü. Orta Doğu’da sorunlara neden olan, sorunların kaynağı olan dincilik, cinsiyetçilik, milliyetçilik ve daha birçok konuyu gençler tartıştı.
Konferans sonrasında açıklanan sonuç bildirgesinde genç kadınların ve gençlerin büyük değişimler yaşadıklarını ve değişim sağladıklarına dikkat çekildi. Orta Doğu’da yaşanan krizin kapitalist moderniteye karşı alternatif olarak demokratik sistemle mümkün olacağı belirtildi.
Kapitalist modernite ve ona bağlı gelişen sorunlar çözüm yerine kriz ve var olan savaşı derinleştiriyor. Sistem, toplumun en dinamik, doğal, mücadeleci ve aktif olan kesimlerini yani gençleri ve kadınları baskı altına alarak var olan sistemi sürdürmek ve sisteme razı olan bir toplum geliştirmek istiyor. Bu temelde Orta Doğa’ya yönelik plan ve projelerini hayata geçirmek için kadın ve gençleri engel olmaktan çıkarmak istiyorlar.
Bölgeye dayatılan Büyük Orta Doğu Projesi ve siyasal İslam projelerine karşı düşünsel, zihinsel, siyasi ve toplumsal bir mücadelenin verilmesi gerektiği konferansta çokça tartışıldı. Bu mücadelede gençlerin ve genç kadınların daha fazla teşvik edilmesi gerektiğine vurgular yapıldı, dile getirildi.
Orta Doğu Gençlik Konferansı, sorunları dışarıdan çözmek isteyen yine Orta Doğu’ya yönelik halkları küçük gören, gençleri ve kadınları çözüm gücü görmeyen oryantalist bakış açısına karşı önemli ve tarihi bir adım oldu. Bu yaklaşıma karşı genç kadınları ve gençleri en dinamik değişim ve dönüşüm gücü olarak tanımladı, yeniden doğuş ve inşa temelinde projeler geliştirdi.
Konferans, kapitalizm ve onun ideolojisi olan liberalizme karşı bir adımdı. Diğer bir ifade ile erkek egemen sisteme, doğa talanına, yaşam alanlarının talan edilmesine, toplumu “özgürlük” yanılsaması ve yalanı ile parçalayan, bireyselliği geliştiren, gençleri özünden ve yurtseverlik görevlerinden uzaklaştıran sisteme karşı gerçekleştirilen bir konferans oldu. Kadın kimliğini, inançları, dilleri ve ulusları görmezden gelen algı ve zihniyete karşı mücadelenin önemine dikkat çekildi. Yine ulus-devletin bölgedeki halkları, inançları karşı karşıya getiren, varlıklarını inkar eden; ortak, birlikte ve demokratik yaşamın önünde engel olan sistemine karşı demokratik ulus projesinin önemi dile getirildi. Çünkü halkların kendi kaderini tayin etme ve bölgenin tüm bileşenlerini korumayı esas alıyor bu proje.
Konferansta tartışılan önemli konulardan biri de Orta Doğu’daki kadınların durumu oldu. Dünyanın her coğrafyasında kendi kimliklerini, toplumsal sosyolojilerini, kültürlerini en dinamik ve canlı yaşayanlar kadınlar. Kapitalist modernitenin Orta Doğu’da kendisini tam olarak var edememesinin nedeni kültürdür. Kuşkusuz kültürün korunması için de en çok kadınlar mücadele ediyor. Bu yüzden de kapitalizm kendi modernitesinin yerleşmesi ve toplumu kontrol etmek için kadınları hedef alıyor ve en çok kadınlara saldırıyor. Bundan dolayı Orta Doğu’daki kadınlara yönelik saldırıların nedeni ve sonuçları en çok tartışılan konulardan oldu. Ancak sadece bu da değil, yani dış saldırılar değil bunun yanında Orta Doğu’daki cinsiyetçi, dinci ve feodal etkenler de değerlendirildi ve kadınlar üzerindeki etkileri ele alındı. Yine bunlara bağlı olarak çocuk yaşta evlendirilmeler, “intiharlar”, siyaset, iş dünyası, eğitim ve daha birçok konuda kadınların az yer almaları tartışıldı. Kadınlara yönelik taciz, tecavüz, her türlü şiddet biçimi ile bunlara karşı mücadele öz savunma temelinde tartışıldı.
Bu açıdan gençlerin katılımı oldukça değerli ve anlamlıydı. Her ne kadar Orta Doğu’daki kadınların durumu bilinse de konuyu daha net ve açık bir şekilde tartışmak, dile getirmek var olan durumu bir kez daha somut bir şekilde ortaya koydu ve yeni alternatif yaşamın inşa edilmesinin aciliyeti görüldü.
Konferansta PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik 26 yıldır devam eden ağırlaştırılmış tecrit de gündeme geldi. Birçok bölge ve farklı halklardan olan gençler Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğüne ilişkin düşüncelerini de paylaştı. Abdullah Öcalan, Orta Doğu’yu “uygarlığın beşiği” olarak tanımlıyor. Konferansa katılan gençler de Abdullah Öcalan’ın Demokratik Ulus projesini kabul ettiklerini belirterek insanlık dışı bir uygulama olan tecride karşı tepkilerini dile getirdi. Abdullah Öcalan’ın yıllardır özellikle Orta Doğu halkları için geliştirdiği düşünceler temelinde yürütülen tartışmalar ona ithaf edildi. Tüm tartışmalar sonucunda Orta Doğu ve Kuzey Afrikalı gençler, PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü için başlatılan küresel kampanyaya katılmaya karar verdi. Bu karar aynı zamanda Orta Doğu ve Kuzey Afrikalı gençlerin ilk planlaması ve çalışması olacak.
Bu konferans, bölgedeki kriz, savaş, katliam, ekonomik sorunlar ve gençlerin göç ettirilmesine son vermek ve demokratik konfederalizmin inşa edilmesinin de temelini oluşturacak.