Dünya Kadın Yürüyüşü / Marcha Mundial de las Mujeres / Marche Mondiale des Femmes / Marcha Mundial das Mulheres. Manila-Filipinler
"Kadınlar, Filistin'te Siyonist ve emperyalist projelerin artışını, Irak'ta artan mezhepçi şiddeti, Fas'ta bariz hak ve özgürlük ihlallerini yaşıyor. Türkiye'de gerici rejimin işkence ve siyasi hapislerine karşı Kürt kadınları mücadele ediyor…"
Tüm kıtalarda kadınlar örgütlenmiş ve yaşamı sürdürmek için mücadele ediyor.
Dünya çapında genel anlamda kadınların karşılaştığı sorunlara COVID-19 salgınının yarattığı zorluklar da eklenince sorunlar daha da büyüdü. Kadınlar gerek sağlık gerek de ekonomik krizden en çok etkilenenlerdir. Ev içinde ve dışında tüm bakım sorumluluklarını üstlenirler. Her alana yayılan eşitsizlik ve savunmasızlık gün geçtikçe büyüyor ve şiddet artıyor. Bu nedenle, bu yılki 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde, kadınlar özsavunmayı uygulamak ve taleplerinin ne kadar acil olduğunu ifade etmek için daha da yaratıcı olmalıydılar.
Bu makale, 23 Mart'ta Dünya Kadın Yürüyüşü ve Capire tarafından düzenlenen “Dünya Çapında Feminist Direniş ve Dayanışma” isimli web seminerinde katılımcıların paylaştıkları analizleri ve mücadelelerini bir araya getiriyor.
Kadınlar yeni örgütlenme tarzları geliştiriyor. Dünyanın her yerinde, deneyimlerini diğer kadınlarla paylaşmayı, taleplerini ve enternasyonalist dayanışmayı ifade etmenin yollarını buldular, çünkü kadınların karşılaştıkları engeller, birbirinden kilometrelerce uzakta ve farklı saat dilimlerinde de olsa sorunlar benzerdir. Duvarlar, özelleştirme, otoriterlik ve ölümle çevrili bir ekonomik modele karşı yaşamı sürdürmek ve direnmek için mücadele ediyorlar. Ancak her bölgede bulunan yapılar, farklı gerçeklerle yüzleşiyor ve bu yapılar en nihayetinde kendi tepki verme yöntemlerini geliştiriyor.
Pakistan ve Afganistan gibi Asya'daki bazı bölgelerde kadınlar, artık üçüncü bir dalga olarak görülen dini köktenciliğin yükselişiyle karşı karşıya. Pakistan'daki feminist hareket, kadına yönelik fiziksel ve cinsel şiddete son verilmesi çağrısında bulunuyor. Dünya Kadın Yürüyüşü Komitesi üyesi Bushra Khaliq "Dini gruplar küfür iddiasıyla bize saldırıyor. Özgürlük için mücadele ettiğimizde, bu insanlar inançlarına küfrettiğimizi söylüyorlar. Din yalnızca özgürlük taleplerimizi susturmak için bir araç olarak kullanılıyor” dedi.
Bazı Afrika ülkeleri bu yıl seçimler düzenledi. Feminist kadınlar ülkelerinde siyasi gücü elde etmek için mücadele eden tüm kadınlarla dayanıştı ve güçlerinin aslında ne kadar büyük olduğunu söylediler. Mart ayı başında cumhurbaşkanlığı seçimlerinin yapıldığı Fildişi Sahili'nde yasama meclisine aday olan kadın sayısı yüzde 10'dan yüzde 15'e çıktı. Uluslararası Dünya Kadın Yürüyüşü Komitesi'nden Solange Koné, daha fazla kadının bu alanlarda bulunmasına izin vermek ve siyaseti değiştirmek için politik eğitimin ne kadar önemli olduğunu vurguladı.
Afrika'nın her yerinde kadınlar, mücadelelerini ifade etmek için iletişim ve medya araçlarını kullandılar. Kadın haklarının güvence altına alınması ve bunlara saygı duyulması gerektiğini ifade ettiler. Solange Koné “8 Mart'ın sıradan bir tarih olmaması için de bir mücadele var. Bu tarihin siyasi anlamını her zaman doğrulamalıyız” dedi.
Orta Doğu ve Kuzey Afrika bölgesindeki kadınlar savaşa, şiddete, ayrımcılığa, emperyalist ve sömürgeci ekonomik yaptırımlara, ablukalara karşı direniyor. Filistin'de bir feminist militan ve WMW'nin Uluslararası Komitesi üyesi Ruba Odeh, "Kadınların özellikle salgın koşullarında sağlık hizmeti konusunda eşitsizliğin mağduru olduklarını açıklıyor. Yoksul ülkelerin aşıya erişimi yok. Dünyada yoksullar tıpkı zenginler gibi, koronavirüs aşılarını alma hakkına sahip olmalıdır."
"Kadınlar, Filistin halkına yönelik Siyonist ve emperyalist projelerin artışını, Irak halkına yönelik artan mezhepçi şiddeti, Tunus’ta tabandan elde edilen başarılara yönelik tehditleri ve Fas'ta bariz hak ve özgürlük ihlallerini yaşıyor. Türkiye'de gerici rejimin işkence ve siyasi hapislerine karşı Kürt kadınları mücadele ediyor. Lübnan'da kadınlar, başkenti Beyrut'u vuran büyük patlamanın ve ekonomik çöküşün sonuçlarıyla yüzleşmeye devam ediyor. Sudan'da evlerin ve arazilerin yıkımına ve kaybına tanık oluyorlar."
"Feminizmimizi, emperyalizmin ve militarizmin saldırılarına, halkın egemenliğini baltalamaya ve militanları kriminalize etme girişimlerine karşı seferber ediyoruz."
Birçok ülkede kadınlar, Dünya Kadınlar Günü'nde seslerini bir araya getirdiler. Fas, Kürdistan, Lübnan ve Tunus'tan sloganları toplayıp feminist dayanışma çağrısında bulundular.
Uluslararası WMW Komitesi üyesi Portekiz'den Vânia Martins, Avrupa'daki salgının yoksulluğun ve cinsiyetçi şiddetin artmasına neden olduğunu söyledi. "İşte bu nedenle; 8 Mart'ta sürekli olarak feminist hareket, eşit ücret mücadelesi, ev ve bakım işlerinin takdir edilmesi, siyah ve göçmen kadınları sömüren, suç haline getiren kapitalist ve ırkçı sisteme karşı mücadele ediyor."
"Kadınlar, özellikle pandemi döneminde güvencenin olmadığı işlerde bir artış olduğunu söylüyorlar. Ev ve bakım işlerinin aşırı olması, uzaktan çalışma, birçok kadını sorumluluklarını ve görevlerini yapmak için hayatlarını bu düzene göre planlamaya itti. Ayrıca, Avrupa'da kadın haklarının diğer bölgelere göre görünüşte daha fazla ilerlemesine rağmen, bunun yüzeysel bir ilerleme olduğu aşikâr. Çünkü sahip olduğumuz bu ilerlemeler kapitalizme dayanıyor ve insanlar bir şeyler almaya gücünün yetmediği zaman yoksulluk artıyor."
Amerika'da 8 Mart, yaşamın sürdürülebilirliğini dönüştürücü bir sütun haline getirerek gücü yenilemek için bir andı. Bölge ülkeleri sadece salgınla karşı karşıya değil, aynı zamanda gezegenin artan yıkımının neden olduğu çevresel felaketlere ve mevcut modelin neden olduğu iklim değişikliğine de katlandılar. WMW'nin Uluslararası Komitesi'nden Mafalda Galdames, "Yaşadığımız topraklarda, ekosistemlerimizi yok eden her şeyi ulusötesi finansal sistem için kâra çeviren, neoliberal sistem tarafından sistematik olarak harap edilen çatışmalar görüyoruz. Bedenlerimizi bile metaya dönüştürüyor” dedi.
Mafalda, bugüne kadar mücadelelere ilham veren büyük Latin Amerikalı kadınlara dönüp bakıyor: “Bolivya'da Bartolina Sisa, Dominik Cumhuriyeti'nde Mirabal kardeşler, Şili'de Gabriela Mistral, Küba'da Haydee Santa Maria… Bu kadınlar; izlerini bırakan ve köleliğe karşı savaşçı ruhunu, diktatörlüklere karşı siyasi coşkuyu veren kadınlardır. Bu isimleri yaşatmak adına kız kardeşlerimize bir kaç isim önerisi de olabilir. Ayrıca, bu kadınlar ilerlemek için feminizmin hafızasını ve derslerini tarih boyunca ve dünya çapında canlı tutmamız gerektiğini hatırlıyor. Tüm kız kardeşlerimizin feminist mücadeleye katkıda bulunacak önemli bir şeyleri var."
Kadınlar; eşitlik, özgürlük ve kendi kaderini tayin için mücadele ediyor. Şiddet, nefret, ırkçılık, kadın düşmanlığı ve hoşgörüsüzlükle karşı karşıyalar. Tabandan gelenler inşa etmek, anti-kapitalist ve ırkçılık karşıtı feminizm, dayanışma ve direniş bir arada. 8 Mart'ta ve her zaman tüm kadınları birleştiren ve mücadeleye devam etmemizi sağlayan radikal eylem, hayatta kalma ve değişim yöntemidir.
*Çeviri: Mizgin Tekin
*Kaynak: https://capiremov.org/en/experience/2021-feminist-resistance-and-solidarity-around-the-world/